ölümüne diyemi başlar her aşk? hiçkimse bilmezmi yaşamanın ölmekden daha zor olduğunu? aşkın
sadece mutluluk getirmediğini ve acıyla yaşamanın ölmekden daha zor olduğunu kimse bilmezmi? yoksa görmek istemediğindenmi
bu habersiz gülüşleri? her aşkmı kötü biter acaba ölümüne diye başlayan her aşıkmı dayanılmaz kalp ağrılarıyla uyandığı gün yaşamak
yerine ölmeyi seçer? aşk dedikleri bu kadar zormu olmalıydı canlarmı almalıydı oysa masum olmalıydı her aşk mutlu bitmeliydi imkansız aşklar şarkılar filmler için varolmalıydı. birbirini sevipte kavuşamayanlar araya giren yalanlar,
insanlar, mesafeler,sevdiği incinmesin diye kendini ateşe atanlar, karşılıksız aşklar ve belki %1 mutlu sonlar, uykusuz geceler,
dayanılmaz sancılar, tükenmiş umutlar, haykırışlar, sessizlikler, çaresizlikler, gözyaşları...daha neler neler can yakan ne varsa tutup aşkın içine koymuşlar sanki bunun için dayanılmaz kalp ağrılarının adını
kıymet bilmezlik koymuşlar.aşka en masum en savunmasız halinle girerken sen ''insanı sadece en sevdiği acıtabilirmiş'' derken satırlar, sen hala inanmayıp yazılanlara bana bunu yapmaz derken en sevdiğin için hiç beklemediğin bir zaman en sevdiğin gelip senide acıtır. geride sana kalansa keşkeleridir masum sandığın bu aşkın..
herşey o gün başlar aslında etlerini parçalarlar sanki delik deşik olmuş yüreğini hesaba tutarlar öyle yanarki canın azrail çıksa karşına ölümü nimet sayarsın. ama bu haksızlık sen hiç düşünmedinki
böyle olacağını onun birgün canını yakacağını hiç hesap etmeden teslim ettin kendini ve yenildin ona deil aşka deil sen kadere yenildin. şimdi bütün ayrılık şarkıları sizi söyler yazılmış bütün satırlar onadır artık o gün gün unuturken seni senin öğrendiğin onsuzluğa alışmaktır.